Ben Ten’in Bize Anlattıkları
Ben 10 belki de hepimizin çocukluğunda zevkle izlediği çizgi filmlerden biridir. Büyük babası ve kuzeniyle beraber seyahate çıkan 10 yaşında bir çocuğun Omnitrix isimli sıra dışı bir saat bulmasıyla başlar, bu saatle bir müddet boyunca 10 farklı uzaylı yaratığa dönüşebilmektedir ve bu sayede de uzaydan gelen veya dünyada bulunan başka canavarlarla savaşarak dünyayı kurtarır. Bu klasik versiyon 4 sezon devam eder. Sonrasında Ben 10 Alien Force ile beraber Ben 10’in 15 yaşındaki haliyle karşılaşırız. Bu sefer de büyük babası kaybolmuştur, kuzeni ve eski düşmanı Kevin Levin’la birleşerek dünyayı ve galaksileri kötü uzaylılardan korumaya çalışır. Bu versiyon da 3 sezon devam ettikten sonra Ben 10’in bileğinde Omnitrix yerine Ultimatrix denilen bir saat görürüz. Bu saat sayesinde ben 10 Omnitrix’le dönüşebildiği uzaylıların en zor koşullarda evrimleşmiş hallerine dönüşerek daha da güçlenir. Bu şekilde Ben 10 Ultimate Alien versiyonu başlar ve 3 sezon da o devam eder. Daha sonra Omnitrix’in daha gelişmiş bir halini elde ederek Ben 10 Omniverse versiyonu başlar. Bu seri de 8 sezon devam eder. Ben 10 omnivers ile hitama erdikten sonra 🙂 daha küçük yaş çocuklara hitap edecek şekilde baştan çizimlerle yeni Ben 10 oluşturulmuştur. Şimdi biraz ben 10 evreninin içine girerek Ben 10’in bize ne anlattığını anlamaya çalışalım.
Öncelikle dediğim gibi Ben 10’in düşmanlarıyla savaş şekli başka karakterlere dönüşmesiyle mümkün oluyor aksi halde orijinal kişiliği düşmanlarına ve kötü adamlara karşı oldukça zayıf. Ne zaman bir canavarla karşılaşsa veya zor duruma düşse kendisine saatindeki uzaylılardan birisini seçiyor ve ona dönüşüyor. Yani kendine adeta bir kişilik arıyor. Canavarlara, düşmanlara ve zor durumlara karşı on tane karakter/kişilik var ve kendisini güçlü ve kahraman kılan bu kişilikler. Fakat 10 yaşında bir insan olan kendi kişiliği değil zira dediğim gibi kendi kişiliği bunun için çok zayıf. Buradan nereye varmak istediğimi az çok anlamışsınızdır. Psikolojik olarak insanların da buna benzer vakalarına şahit olmak mümkündür. Ben 10’in tüm canavarları yendikten sonra ve hiçbir tehdit yokken içinde bulunduğu kişi bizzat kendisidir, herhangi bir başka kişilik değildir. Saatinde bulunanlar, evrende bulunan uzaylı formlarının kopyasıdır. İnsanlar da dışarıya karşı tavır ve hareketlerinde toplumdan kopyaladıkları kişiliklerden birini seçerek o kişiliğe bürünebilirler. Fakat kendi başlarına veya çok samimi yakınlarının yanlarındayken esas olan orijinal kişilikleri dışarıya yansır. Bu onların daha rahat ve konforlu hissetmesine de neden olur çünkü artık kalenin içindedirler yani bizatihi kendi formlarındadırlar başka bir kişi formuna bürünmelerine gerek yoktur. Kendi hallerine oldukları esas benlikleri toplumdaki eleştiri, kınanma, ayıplanma veya başka türden bir saldırıya karşı zayıftır ve çok yara alabilir. Bunun yerine dışardaki toplum habitatına daha uygun olacak formlar seçerek bunları kullanma eğilimine girerler. Eğer dikkatli izlenilecek olursa bu herkeste çok benzer olabilir. Ben 10’in canavarlar karşısında başka uzaylılara dönüşmesi öte yandan insanların bir zorlukla ve güçlükle karşılaştığında kendi benliğiyle ne kadar yüzleşebildiğiyle de alakalıdır. Kendini zorluklara karşı hiç güçlendirmeden hep başka kişiliklere kaçmak, başkasıymış gibi davranmak insanda rastlanabilecek bir olaydır. İnsan böyle yaparak sürekli kendinden kaçıp başka kişilikleri zorluklara karşı öne sürer. Bu zorluk ve güçlüklere karşı bizzat kendi kişiliğini geliştirmek yerine başka formlara bürünmeyi tercih eder. Çünkü kendi kişiliğini bunun için oldukça zayıf görür. Bunun neticesinde de bahsettiğimiz eğilim artar. Bu durumda Ben 10 başka uzaylılara dönüşürken aslında hep kendinden kaçıyor.
Uzaylı X Mantalitesi
Ben 10’in dönüşebildiği ama genelde hiç dönüşmek istemediği uzaylısı Uzaylı X’tir. Bu uzaylının içinde adeta bir evren saklıdır ve derinlerinde iki tane yüz vardır. Bunlardan biri nefret ve saldırganlığı temsil eder, diğeri ise zarafet ve güzelliği temsil eder. Evrendeki en güçlü canlıdır ama aynı zamanda en bilinçli olanıdır. Bundan dolayı Ben 10’in kullanmakta en çok zorlandığı uzaylıdır. Çünkü Uzaylı X’e bir şey yaptırabilmesi için içine girip bahsettiğim iki yüzü birden ikna edebilmesi gerekir. Hem saldırgan ve nefret yüzünü hem de zarafet ve güzellik yüzünü Uzaylı X’e yaptırmak istediği şeyde uzlaştırmalıdır. Uzaylı X nerdeyse her şeyi yapabilecek güçtedir fakat zor olan kısım içindeki bu farklı yüzleri ikna etmektir. Ben 10 ilk defa bu uzaylıya dönüştüğünde o iki yüz şöyle demiştir: “Biz evrendeki en güçlü canlıyız ve aynı zamanda en bilinçli olanıyız”. Yani burada güç ve bilincin doğru orantılı olduğunu görebiliriz. Güç bakımından ne kadar yüksek kapasitede olursa aynı zamanda bilinç konusunda da yüksek bir seviyede oluyor yani. Zor olan kısım da burada başlıyor. Sahip olunan yüksek gücü kullandırtacak yüksek bilincin kullanılabilmesi. Yani o gücün ikna edilmesi. Hem insanlarda hem kurumlarda bu duruma rastlayabiliriz .Bir aşiretin gücü bellidir ve aşiret ağası karar alırken o güce nispeten kolay karar alabilir. Devlet gibi çok daha büyük ve güçlü bir oluşumda ise kararın alınması aşiret reisinin karar alması gibi olmaz. Çünkü hem alınan kararların etkisi oldukça büyük olacağından bu güçlü oluşum daha karmaşık daha grift daha bürokratik yani daha zor bir şekilde karar alacaktır. Bu da devletteki bilincin tıpkı güç konusunda olduğu gibi aşiretten çok daha fazla olduğunu gösterir. İnsanlar için bireysel olarak da şunlar söylenebilir. Bir iş yapılacakken bilinç seviyesi düşük insanların aklına az sayıda ihtimal gelir ve bundan dolayı o işi yapma konusunda kolay karar alabilirler. Bilinç seviyesi yüksek insanlar bir iş yapacakken çok daha fazla ihtimali göz önünde bulundururlar, Bundan dolayı da yapacakları işe karar vermek de buna nispeten zorlaşır. Güçlü olmak aynı zamanda bu gücü idare edebilecek büyük bir iradeyi de gerektirir. Bu da İçteki iki yüzden birisine teslim olup diğerini yok saymayan, ikisini de yönetebilecek güçlü bir bilinç demektir. Ben 10’in bu uzaylıya dönüşüp kendi haline döndükten sonra söyledikleri manidardır.”Gerçekten muhteşemdi ama buna değmezdi” demiştir. Çünkü diğer uzaylıların bilincini kontrol etmek gibi bir zorluğu yoktu, dilediği gibi onların güçlerini kullanabiliyordu ama Uzaylı X’in kontrol edilmesi gereken büyük bir bilinci vardı ve Ben 10, bunla uğraşacağına daha güçsüz olmayı yeğledi .Güçlü bir bilinç herkesin uğraşabileceği veya uğraşmak isteyeceği bir şey değildir.